Son 40 yıla dönüp baktığımızda yaşamını yitiren asker ya da sivil on binlerce insan var. Örneğin bu uyuşturucuyu getirenler, onlar hakkındaki yasal süreç vs. Peki, bu kayıplarda hiçbir kamu görevlisinin sorumluluğu yok mu?Ülkemizdeki kutuplaşmayı ve basın üzerindeki baskı nedeniyle insanların olan biten çoğu şeyden haberdar olmadığını hepimiz biliyoruz. Geçenlerde muhalif olarak kabul edilen bir kanalda uyuşturucu üzerine bir haberi izlerken bu paralel evrenleri düşündüm. İktidarın kontrolündeki medyayı takip eden insanlar bu uyuşturucu operasyonundan ya hiç haberdar olmayacaklar ya da iktidarın imajını zedelemeyecek bir hale getirilmiş versiyonunu dinleyecekler. Ama haberde pek fazla detay yok. tarzı bir başlıkla güvenlik güçlerinin kahramanlıklarını anlatan, olayı romantize eden, iktidarın uyuşturucuyla nasıl mücadele ettiğini güzelleyen bir dolu cümle…. “Zehir tacirlerine büyük darbe” ya da “uyuşturucuya geçit yok” vs. Durumu romantize edip üstünü kapatmak ve hesap vermemek bir gelenek halini aldı. Kamu kaynaklarıyla bütçesi oluşturulan kanallarda dahi inanılmaz bir sansür ve tarafgirlik söz konusu. Zaten bu tarz haberler yapıldığında o haberin içeriğini ve çerçevesini tahmin etmek güç değil. İktidarın paralel bir evren yarattığı ve kendi gerçekliğini oluşturmaya çalıştığı da çoğumuzun malumu. Mesela bu uyuşturucu operasyonu ile ilgili TRT’de bir haber yapılmış. hakkında bilgi verilmemiş.
tarzı bir başlıkla güvenlik güçlerinin kahramanlıklarını anlatan, olayı romantize eden, iktidarın uyuşturucuyla nasıl mücadele ettiğini güzelleyen bir dolu cümle…. Zaten bu tarz haberler yapıldığında o haberin içeriğini ve çerçevesini tahmin etmek güç değil. İktidarın paralel bir evren yarattığı ve kendi gerçekliğini oluşturmaya çalıştığı da çoğumuzun malumu. Ama haberde pek fazla detay yok. İktidarın kontrolündeki medyayı takip eden insanlar bu uyuşturucu operasyonundan ya hiç haberdar olmayacaklar ya da iktidarın imajını zedelemeyecek bir hale getirilmiş versiyonunu dinleyecekler. “Zehir tacirlerine büyük darbe” ya da “uyuşturucuya geçit yok” vs. Geçenlerde muhalif olarak kabul edilen bir kanalda uyuşturucu üzerine bir haberi izlerken bu paralel evrenleri düşündüm. Son 40 yıla dönüp baktığımızda yaşamını yitiren asker ya da sivil on binlerce insan var. Örneğin bu uyuşturucuyu getirenler, onlar hakkındaki yasal süreç vs. Durumu romantize edip üstünü kapatmak ve hesap vermemek bir gelenek halini aldı. Peki, bu kayıplarda hiçbir kamu görevlisinin sorumluluğu yok mu?Ülkemizdeki kutuplaşmayı ve basın üzerindeki baskı nedeniyle insanların olan biten çoğu şeyden haberdar olmadığını hepimiz biliyoruz. hakkında bilgi verilmemiş. Mesela bu uyuşturucu operasyonu ile ilgili TRT’de bir haber yapılmış. Kamu kaynaklarıyla bütçesi oluşturulan kanallarda dahi inanılmaz bir sansür ve tarafgirlik söz konusu.